Aslında bugün maçtan daha fazlasının yaşanacağı bir gün.
Şehir halkı maçlarını daha öncesinde Gençlik Parkı'dan Atakum tarafına giderken sağda yol kenarında ki stadyumda izlermiş. Belki babalarımız orada oynan maçları anca hatırlayacaktır. Yıl 1975 olduğunda Trabzonspor ile bir açılış maçı oynanıp şuan da mevcut olan 19 Mayıs Stadyumu faaliyete geçmiş.
Herkes için farklı anıları olan 19 Mayıs Stadyumuna katkı olarak; kale arkaları üzeri kapatılmış daha sonra ise 2008 yılında kat çıkarılarak ve üzeri kapatılarak yapılmıştır.
Herkesin bir ilk maçı vardır 19 Mayıs Stadyumunda. Ya da her Samsunlunun ilk olarak 23 Nisan Şenliklerine gitmişliği vardır.
Ben ilk maçımı Şehir Kale Arkasında 1997 yılında Gaziantepspor'a karşı izlemiştim. 2-1 yada 1-1 bitmişti. net hatırlamıyorum.Daha sonraları Selanikspor minik takımında oynarken idmanlardan kaçıp giderdik arkadaşlarla. Daha sonra ilkokuldan kaçarak. Daha sonra liseden kaçarak giderdik maçlara. Hatta aileden gizli Üniversite okuduğum Bayburt'tan bile kaçarak defalarca gitmişliğim vardır 19 Mayıs Stadyumu'na.
Ne yazık ki Samsun'da maça gitmek aileleri tedirgin eden bir durumdur. O yüzden kaçıp gidilir maçlara. Passo sistem gelmeden önce cehennem alanı olur mabedimiz. Ama inanıyorum ki Samsun gençleri passo sistemini devirerek ulaşacaktır o eski günlere.
O öğlen maçlarında satılan çıtır simitler , yağmurlu günlerde kaşkolünü boynuna atmış şemsiyeli amcalar , akşam maçlarında etrafı saran köfte kokusunun yerini şimdi fastfood sistemi mi alıcak bilmiyorum ama bizim için yıllardır pazar günlerimizin geçtiği bu stadyumdan ayrılmak gerçekten çok yürek burkan bir durum.
Her köşesinde , her tribününde , farklı anımız olan hatta sadece bizim değil Türkiye'den dört bir yandan deplasmana gelen bir çok taraftarında anısı vardır 19 Mayıs Stadyumunda.
Ve bugün ne yazık ki veda ediyoruz iki gözümüze.
Onu hep iyi hatırlamak için hadi SAMSUNSPORLU giy formanı, tak atkını boynuna , çık sokağa ..
Son maçımızı efsane olarak hatırlamak için ,
Tüm Samsun ZAFER YOLUNDA
19:00'DA
19 MAYIS STADYUMUNDA OLALIM..
28.05.2015 – Ceyhun Donbay