Samsunspor kulübü için emeği geçen Lazigo Yılmaz ağabeyimiz ile Üni-Sam olarak bir röportaj gerçekleştirdik. Bizler hiç bir zaman vefasız olmadık olmayacağızda. Bu kulüp için emeği geçen ve hala geçmekte olan kişilere teşekkürü bir borç biliriz.

Lazigo Yılmaz Kimdir? Lazigolar Nasıl Ortaya çıkmıştır?

Mecidiye Caddesi’nde Kent Kundura dükkanında çalışırdım. Samsunspor’un kurulmasından önce mahalli liglerde oynayan 19 Mayıs, Fener, Gençlik, Akınspor maçlarında Çalgılı çengili bir tribün yapardık. Samsunspor kurulduktan sonra liseli gençlerden oluşan Lakalar adlı bir tribün grubumuz daha vardı. Özellikle Lakalar'dan oluşan bir bandomuz bile vardı. Daha sonra çok başlılığın önüne geçmek için Atakanlar adı altında birleştik.

Peki zamanınızda şehir ,takım, yönetim bileşeni nasıldı?

Çocukları kendimize hasta etmiştik. Maçlara genelde yürüyerek giderdik. Eski ''Şehir Stadı''na doğru, yolda katılanlar ile birlikte kalabalık bir cumbüş olurdu. Takım ile yönetim arasında bir köprü kurardık. Hem takım hem de yönetimin üzerinde baskı kurardık. Bizden izinsiz Samsunspor ile ilgili bir iş yapmak epey zordu.

Yönetimsel olarak baktığınızda Samsunspor’un unutulmaz başkanları hakkında ne düşünüyorsunuz ?

Yılmaz Ulusoy'u hiç unutmam.1971 yılında başkanlığı bıraktığı kongrede çok üzülmüştüm. Hiç olmazsa başkanlığı güvendiği birine bırakmasını tercih etmiştim. İstanbul'a yerleşecegi için Yılmaz Başkan bırakınca takımın sonunu karanlık gördüm. Çünkü Yılmaz Başkan hem varlıklıydı hem de esnaftan destek görüyordu.Sonra ise Hasbi Menteşeoğlu 25 hafta ligde birinci tuttu bizi. Çok önemli bir değerdir bizler için sonrasında ise İsmail Uyanık uzun yıllar sırtladı. Takımı şimdi bakıyorum Hakkı Tomaç,Emin Kar gibi futbolcularımız başkanlığa soyunur oldu.Bu zoraki başkanlık gibi geliyor bana.

Genel olarak İlk Amigo Eskişehirsporlu Orhan olarak bilinir. Bu konuda bir kırgınlığınız var mı?

Hangimiz ilk bilemem, belkide aynı zamanlarda yapıyorduk bu işi ama Orhan'a Eskişehirspor sahip çıktı. Ben pek böyle bir şey görmedim. Bu konuda kırgınım biraz ama kırgınlığım Samsunspor yönetimlerine değil, Samsun halkına.

Neden Samsun halkına peki?

Samsun, bu takıma imkan vermedi. Hemen hemen her gelen takım üzerinden menfaat sağlıyor. Samsunspor sayesinde malının üstüne mal koyanlar destek olmuyor.Bu takım bu şehre fazla geliyor bunu görüyorum. Takıma sahip çıkacak siyasiler, kendi koltuklarına sahip çıkıyorlar. Bu beni çok üzüyor.Bu memleketin kaymağını yiyen insanlar,memleketine sahip çıkmıyor.

Sizin döneminizde de böyle sıkıntılar var mı?

Olmaz mı 20 Tl'lik aidatları bile zor topluyorduk. Millete zoraki bayrak astırıyorduk. Yarın da gidip bakıyorduk. Bilmem şimdi de var mı ama bu sıkıntalarla baş etmek için amigolara, gruplara büyük iş düşüyor. Yönetim üzerinde şehir üzerinde baskı kurmalı bu kişiler, halkın üzerinde etkisi olmalı.Biz defalarca Şehir Kulübünü işgal ettik, yönetim devirdik. Sizin gibi pırıl pırıl gençler şimdi bana ümit veriyor. Yazarak, çizerek bu takıma sahip çıkın.

Kurtuluş ne size göre? Paralı başkanlar mı yoksa sabit gelir kaynakları mı?

Bakın Bursaspor şampiyon olduğunda hem sevindim hem de çok üzüldüm. Neden Bursaspor'un yerinde değiliz diye. Bursaspor, şehrinden destek görerek, sanayi tekstil fabrikalarından destek alarak; şampiyon oldu ama bizde bu yok. Samsunspor hiç almıyor, sürekli veriyor. Bazen önemli maçlar öncesi görüyorum şu kadar prim veriyorlar falan diye. Bilmem aslı var mı ama bunlar bana reklam gibi geliyor. Paralı başkanlardan ziyede güçlü başkanlar lazım bize,sözünü geçirebilecek, haysiyetli dirayetli kişiler para her zaman bulunur. Önemli olan onur,haysiyet. Taşıma suyla değirmen dönmez tabi. Var mı böyle imkanlar? Bizim zamanımızda Fuar'ın girişinde bir lira alınırdı ama bilmem hala devam ediyor mu? Varsa çok iyi olur. Yoksa da kazandırılmalı.

Samsun'a gittiğiniz ziyaretlerinde şehirde en çok neler dikkatiniz çekiyor?

Bizim denize girdiğimiz Matasyon (Atakum) tarafları çok değişmiş adeta ikinci bir Samsun olmuş oralar.

Geçen yıl Play-Off finalini takip ettiniz mi? Tarafsız bir sahadaki maçı seyircisiz oynamamızı ve taraftarımızın dışarı çıkartılmasını nasıl yorumluyorsunuz.

Maçı takip ettim. Çok üzüldüm. Takım olarak da iyi hazırlanmadığımızı gördüm. Hele taraftarımızın çıkartılması beni çok üzdü. Eğer güçlü bir yönetim, siyasi, bürokrat olsaydı taraftarımızı öyle kolay kolay dışarı çıkartılamazdı.

Geçen yıl kaçan Süper Lig'i bu yıl yakın görüyor musunuz peki?

Futbolcular parasızlıktan kaçıp gidiyor baksanıza. Umar parasızlıktan gitti. Ama ben eminim iki maç alsa, stat dolar. Futbol bu, yenmek de var ve yenilmek de var. Taraftar yenilince pes etmemelidir. Futbolcu da öyle olmalı. Zaferi yakalamak zor. Bu sene olmazsa bir dahaki sene çıkarız. Deplasmanlarda da iyi top oynuyoruz ama içerde bir sıkıntı var gördüğüm kadarı ile inşallah çıkacağız.

Maçlarda staddaki havayı nasıl buluyorsunuz? Koreogrefileri gördünüz mü?

Stad'ı pek göremiyorum maaleesef. Trt yayınladıkça işte. Ama 20 Ocak'taki koreografiyi burada gazetede gördüm. Çok duygulandım. Özellikle Nuri Hoca'yı görünce. Nuri Hoca'yı biraz da olsa ben kazandırmıştım takıma Ordu'ya giderken Ulusoy'un yazıhanesine götürdüm. Orada başkanla konuşup Samsun'a gelmişti hem de Ordu'dan alacağı paranın çok çok daha ucuz fiyata anlaşmıştı.

Bu yıl uygulamaya geçen e-bilet sisteminden haberiniz var mı peki? Nasıl buluyorsunuz sistemi?

Yeğenler anlattı biraz sistemi pek de anlamadım ama şiddetin ceza ile önlenecegini sanmıyorum. Ben 1965 yıllarında tribün yaparken de şiddet vardı ama biz önünü alırdık. Şimdi ki gibi maçlara bir ordu polis gelmiyordu. Stat güvenliği de bizden sorulurdu.

Yılmaz Amca bu keyifli sohbet için çok teşşekkür ederiz. Son olarak ne söylemek istersiniz?

Takımı bırakmak yok şampiyon olana kadar. Ondan sonra herkes sahip çıkıyor zaten (Gülerek)

– Üni-Sam İstanbul