Samsunspor’umuza 1461 trabzon maçında çıkan olaylar nedeniyle 41.250 TL para cezası kesildi. Sebebini açıklayayım.
1-Stadyuma girerken çamurlu bir alanda taraftarımız ayakkabılarına kadar arandı, emniyet güçleri sinirleri gerdi.
2- Taraftarımız 20 dakika sahaya geç girdi, emniyet sinirleri biraz daha gerdi.
3-Yine emniyet, zaten dışarıda kontrol edilen pankartları, taraftarımız stadyumda astıktan sonra indirmeye kalkıştı(Üzerinde M. Kemal Atatürk’ün resminin bulunduğu “Atatürk’ün İzinde Üni-Sam” pankartı dahil). Sinirler biraz daha gerildi.
4-Doğal olarak pankartları indirmek istemeyen ve direnen taraftarlarımıza müdahale edildi ve tribüne polis girdi. Ardından olay büyüdü ve koltuklar atıldı.
5-Sonucunda pankartların durmasına izin verildi ve polis tribünden çıktı. Taraftarımızdan Allah razı olsun, çok güzel tribün yaptılar ve 1461 trabzona kendi evinde deplasman yaşattılar.
6-Maç çıkışı bazı taraftarlarımız polis tarafından joplandı ve bunu izleyenler oldu.
7-Tüm spor programlarında taraftarımız savunuldu, yönetimimiz spor kamuoyunun bu konunun üzerine düştüğünü görünce geçiştirici bir açıklama yaptı.
8-Taraftar her zaman ki geçiştirici açıklamanın farkında..
Şimdi birinci maddeden itibaren ele alalım. Misafir takım taraftarına bu düzeyde muameleyi kim emretti? Cefakarca kilometrelerce yol giden taraftarımızı 20 dakika geç stadyuma alarak taraftarımızın sabrını zorlayanların amacı neydi? Pankartlar bahane edilerek tribüne neden girildi ve daha sonra ne değişti de geri çekinildi? Kalabalık olmamızı çekemeyenler mi harekete geçti yoksa emniyet ne yaptığını kendi de mi bilmiyor? Tribüne polisin girmesiyle, joplanan savunmasız taraftarımızın kendini savunmaya çalışması kime ve neye göre suç? Polisin böyle gereksiz bir durum için joplamaya hakkı kime ve neye göre var? Maç çıkışı taraftarımızı tartaklayan polis memurları kendi nefislerini mutlu etmek için mi böyle bir şeye kalkıştılar? Ve En önemli soru, sıkışınca taraftarımız bizim her şeyimiz diyen yönetim taraftarımıza müdahele edilirken neredeydi?
Yazılı açıklamada aynen şunu demek istiyor; yediğiniz dayağı sindirin, zaten her sene aynı şeyler oluyor, biz gerekli yazışmaları başlattık vb. Biz de yine yedik zaten. Bir açıklama bu kadar mı kendini belli eder? Geçiştirme ve sindirme politikası bu kadar mı belli olur?
Malum takım Samsuna geldi mi dostluk mesajı, malum şehirde taraftara indir jopları. Ya aynı muameleyi uygulayın ya da o koltukta oturmayın. Eğer muameleyi yapamıyorsanız, bu taraftar şehre gelen misafir takımı iyi ağırlamasını da bilir, ağlatarak yollamasını da. Koltuğu size veren kongredeki bireyler ve taraftarlar sizden sadece dik bir duruş sergilemenizi istiyor. Siz ise geçiştirme politikası izliyorsunuz. Bakalım ikinci yarı malum takım gelince dostluk mesajı verebilecek misiniz?
Son olarak, bu şehirdeki lobiyi bastırabilecek tek oluşum Üni-Sam’dır yani Üniversiteli Samsunsporlulardır. Bunun en büyük göstergesi oluşumun tribünde değil akılda olmasıdır. Şehir milliyetçisi olup, Sadece! Samsunspor aşığı olan bizler hangi kademede olursak olalım Samsunspor ürettiğimiz projelere sonuna kadar destek verecek ve malum lobinin baskısını önce kulübümüzüm üzerinden ardından şehrin tüm kurumlarının üzerinden kaldıracağız. Karadeniz’in en büyük şehri Samsun’a, Samsunda ki malum lobi saygı göstermesini bilecek, ya da yok olup gidecek.
Üni-Sam Geliyor Fikirleriyle..
Feti Duhan Çalık 12.10.2013